30 Mayıs 2008 Cuma

İstanbul'da bir Mart günü...

Benim aksime, kapalı havaları seven Gülüş'e. Benden değil, İstanbul'dan :)

Gri bir gökyüzü var, mart ayının bu gününde. Sokağa çıkıp, az evvel dinen yağmurun ıslattığı sokaklardan geçiyorsun. Eski bir otobüsün cam kenarında, nereye gideceğini bilmeden evden çıktığın aklına geliyor. Hatta otobüse nasıl bindiğini de hatırlamıyorsun.
Bu cumartesi gününe, işe gideceğini sanarak başladın belki, belki de bu gün mesai vardı zaten. Peki Cumartesi miydi bugün? Otobüs diğer zamanlara nispeten boş. Cumartesi olması muhtemel.
Otobüsün son durağında indin. Buraya yağmur yağmamış ama hava alabildiğine kara bulutlarla kaplı. Sahile inip, sevdiğin bu havada yürüyorsun, sahil boyu. Rüzgar sert esiyor burada ve kimsecikler yok senden başka. İçindeki kalabalığa, en uygun yer burası olmalı.
Bir banka oturup denizi izliyorsun. Hava, senin için biçilmiş kaftan. Dalga sesi, rüzgar uğultusu buna eşlik ediyor. Bugün senin günün olmalı. Ki öyle, doğum günün bugün. Sabahın bu erken saatinde, yeni yaşına dair güzel dilekler içeren mesajlarla doldu telefonun. Geçen yaşına ihanetten yargılanacak kadar, vefasız o dilekler ve her yeni yaşla yinelenecek kadar inatçı. Ama yine de hepsi senin bugün. Birtek sen kendinin değilsin.
Olmasını istediklerin, gelmesini beklediklerin, yine tembel davrandılar geçen yıl. Ama sahip olduklarında öyle ki, ayrılmadılar bak yanından. Şimdi sana düşen, mukayeselerden kurtulmak. İşte yağmurda başladı. Herhangi bir gün, herhangi bir yerde, seni ıslatmasını istediğin yağmur, işte şimdi hediye oluyor sana. Bu yağmur, toprak kokusu duyulmayan ama taşı toprağı altın bu şehrin, sana hediyesi. Güle güle ıslan...

Mayıs/2008

2 yorum:

Gülüş dedi ki...

Çok güzel olmuş.Okurken resmen yaşadım anlattıklarını. Keşke yağmur yağsa şuan çıkıp dolaşsam:) Yanımdan ayrılmayanlar, inşallah asla ayrılmayacaklar...
Altında ıslandığımız yağmur hepimize güzellikler getirsin.Umarım en kısa zamanda elini tutup yağmurda yürüyeceğin biri olur.Ve işte o an yağmuru sevmeye başlayacaksın.Gerçi ben tek yürüyerek sevdim yağmuru:)
Kalemin her zaman yazması dileği ile.Onu hiç susturma olar mı?
Not: Dondurmanı alıcam:))

Parpali dedi ki...

Sırf şu elele yürüme mevzusu yüzünden sevebilirim belki yağmuru :) Tabi olurda birgün öyle birine rastlarsam...
Biri dondurma mı dedi? Bekliyorum o zaman. Hangi dondurmadan istediğimi söylemeyeyim, reklama girmesin. :)