26 Kasım 2007 Pazartesi

Tanımlama...

Sabah güneşi ardımda, yansıyan gölgem uzun sokakta. Evet, bu gölge bana ait. Saçları toplanmış, eli çenesinde. Gölgesinden bile tanıdığım insanlar var benimde.
Bir insanı kokusundan, gölgesinden, uzaktan gelen sesinden, kapıyı çalışından, yazdığı kelimeden, söyleyiş biçiminden tanıyabilmek, nasıl güven verici ve sevgi dolu değil mi?
Çocukken misafirliğe gittiğimiz bir yerden ayrılacakken, paltosunu istemişti dedem. İçeride bir sürü palto vardı, yatak üstünde sıralanmış. Olabileceğini tahmin ettiğim bir tanesini alıp, koklamıştım. Evet, dedem kokuyordu. İnsanların kendilerine has kokularının o zaman farkına varmış, onu uyutmayı bıraktığında, annemin kıyafetleriyle uyuyan kardeşimi görünce de bu farkındalığı perçinlemiştim.
Bir beyaz kağıda elimi koyup, çizdiğim şekil kadar tanıdıklarım ve tanındıklarım da var elbet. Ne zor şey kendini anlatmak. Hele de benim gibi yanlış anlaşılmalardan korkan biri için.
Bazen, hiç tanımadığım bir yerde, yapayalnız olmak gibi dileklerim oluyor. Ama "neyin var, durgunsun?" diyecek birinin olmadığı bir yer ve bu durum, insanın tahammül edebileceği bir yalnızlık mı acaba?, diye de düşünüyorum bir yandan.
İçimin kapılarını ardına kadar açıp, içeride ne varsa, ne için ne düşünüyorsam saklamadan, yanlış anlaşılır mıyım diye düşünmeden anlatabileceğim; "kötüyüm" dediğimde yanımda bulduğum bir dostun tanıdıklığından nasıl vazgeçer, buna nasıl ihtiyaç duymaz insan söylesenize.
Gül peşinde koşarken ezilen papatyalar gibi olmasın, yanımızda yöremizde varolanlar. Hatta içimizde bulunanlar.

Kasım/2007

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Uzun zamandır görmediğiniz bir insanın kokusunu duyduğunuzu sandığınız anlar olur hani.Hele birde sevdiğiniz,özlediğiniz biriyse o kokunun sahibi.
İçinizde bir yerlerde olanca hızıyla boşalan bir zemberektir acı.Darbeyi vurur, döner yine vurur, döner yine...
Buda benim koku "tanımlamam".Çokmu karamsar oldu yine ?

Parpali dedi ki...

Yok.Ya da şöyle diyeyim, yazarken öğrendiğim şeylerden biri, insanın en çokta söylemeye dili varmadıklarını yazdığıdır.Yani karamsar olsa bile, bunu yazmak, bununla yüzleşmek iyiye işarettir.Bir nevi terapi gibi.İyidir iyi :)